• İletişim
  • Yazarlar
    • Veysi Sarısözen
  • Gizlilik Politikası
29 Mart 2023 Çarşamba
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL
Yeni Yaşam Gazetesi | Yeni Yaşam
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Politika
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
      • Panorama 2022
  • Kadın
  • Dünya
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Seçim 2023
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Politika
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
      • Panorama 2022
  • Kadın
  • Dünya
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Seçim 2023
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi | Yeni Yaşam
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar Özgür Müftüoğlu

Asgari ücret (açlık ücreti)

19 Kasım 2022 Cumartesi - 00:00
Kategori: Özgür Müftüoğlu, Yazarlar

2023’te geçerli olacak asgari ücretin belirleneceği komisyon toplantılarının tarihi yaklaştıkça her yıl olduğu gibi “asgari ücret loto” tahmin oyunları da başladı. Yüksek enflasyon nedeniyle emekçilerin derin bir açlık/yoksulluk sarmalı içine girmesi ve 2023’ün seçim yılı olması nedeniyle asgari ücret üzerine spekülasyonlar bu yıl daha da arttı. Özellikle “iktidarı parlatmakla vazifelendirilmiş” olan yandaş medyanın bu konuda çalışanlara “müjde” veren manşetler atmadığı gün yok gibi. Asgari ücret lotoya bu yıl ABD merkezli çok uluslu yatırım ve finans şirketi Morgan Stanley de katıldı.

Bu tahminler yüzde 40’lardan başlıyor, yüzde 80’lere kadar gidiyor. Bunlara bakarsanız Temmuz ayından bu yana 5 bin 500 TL olan asgari ücret 1 Ocak itibariyle 7 bin 700 TL de olabilir 9 bin 900 TL de… Morgan Stanley ise hazırladığı Türkiye raporunda 2023 için asgari ücretin yüzde 60 artacağı yani 8 bin 800 TL olarak belirleneceğini öngörmüş.

Mevzuata göre Türkiye’de asgari ücret “işçi, işveren ve devletin temsil edildiği Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun Aralık ayında yaptığı görüşmeler (pazarlıklar) sonucunda belirleniyor. Komisyonda işçi tarafını en çok üyeye sahip işçi konfederasyonu olan Türk İş, işveren tarafını Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), devleti ise Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı temsil ediyor. Komisyon’un; “asgari ücreti, Asgari Ücret Tespit Yönetmeliği’ndeki asgari ücret tanımı çerçevesinde tarafların pazarlık gücüne göre belirlemesi” gerekiyor. Yönetmelik’te asgari ücret, “sadece işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım ve kültür gibi zorunlu ihtiyaçlarını asgari düzeyde karşılamaya yetecek ücret’’ olarak tarif edilmiş. Oysa uluslararası normlara göre asgari ücret miktarının tespitinde “işçinin ailesiyle birlikte temel ihtiyaçları” hesaba katılıyor. Her fırsatta ailenin yüceliğinden, kutsallığından dem vuran, “üç çocuk, beş çocuk yapın” öğütleri veren muktedirler, iş emekçilerin alınterinin karşılığına gelince aileyi unutuvermiş!

Asgari ücreti belirleyecek komisyon henüz toplanmadan tahminlerin gazete manşetlerini süslemesi ve uluslararası finans şirketlerinin de bu furyaya katılması, mevzuatta yer alan asgari ücreti belirleme biçimine de -uluslararası normlara aykırı olan- tanımına da uyulmadığını, Komisyon’un göstermelik olmanın ötesine geçmediğini açıkça ortaya koyuyor.

Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun göstermelik olmasının en önemli nedeni işçi temsiliyetinin tamamen hiçleşmiş olmasıdır. Bu komisyonun Türkiye’de işçi ve işverenler arasındaki en üst düzeyli ve en kapsamlı toplu pazarlığı gerçekleştirmesi gerekirken on milyonlarca emekçiyi temsil eden Türk İş, bürokratik yapısı içinde işçi sınıfından öyle uzaklaşmış ki, siyasi iktidarın güdümünde onun neredeyse bir birimi haline dönüşmüş. Geçen yıl asgari ücret görüşmelerinde Türk İş’in verdiği teklifin Cumhurbaşkanı’nın açıkladığı rakamın bile altında olduğu trajikomik durum hala hafızalarımızda. Bu yıl da beklentiler farklı olmadığı için asgari ücret üzerine tahmin yürütenlerin, Türk İş’i ve onun temsil ettiği işçi sınıfını dikkate almaması yadırganmıyor bile. İşçi temsiliyetinin hiçleşmiş olduğu bir pazarlığın sonucu hakkında tahminde bulunmaktan da hicap duyulmuyor haliyle!

Oysa Türkiye emek piyasasında asgari ücret, ücretlerin asgarisini ifade etmenin ötesinde “ortalama ücret” halini almış durumda. DİSK-AR’ın Aralık 2021’de yayınladığı “Asgari Ücret Gerçeği 2022 Raporu”ndaki hesaplamalara göre ücretli çalışanların yaklaşık yüzde 57’si asgari ücret civarında bir ücret karşılığında çalışıyor (AB ülkelerinde bu oran yüzde 9 dolayındadır.). Milyonlarca işçi ise emeğinin karşılığı olarak asgari ücrete bile erişemiyor ama asgari ücret, dolaylı da olsa aldıkları ücretin düzeyini belirliyor.

Asgari ücret üzerine yapılan tahminlerin dayandığı kriter büyük ölçüde sendikaların hesapladığı “açlık sınırı” üzerinden oluyor. Türkiye’de emekçilerin çok önemli bir bölümünün gelirini doğrudan ya da dolaylı olarak etkileyen asgari ücret Ekim ayı itibariyle -Türk İş, Birleşik Metal İş gibi işçi örgütlerinin TÜİK’in yalnızca gıda harcamalarını esas alarak hesapladığı- açlık sınırının sadece üçte ikisi kadar. Öte yandan gayrimenkul değerleme platformu Endeksa’nın araştırmasına göre emekçilerin yoğun olarak yaşadığı illerin birçoğunda kira fiyatları ortalaması, mevcut asgari ücretin üzerinde (Örneğin İstanbul’da 10 bin 229 TL, İzmir’de 6 bin 932 TL, Ankara’da 5 bin 466 TL). Bunlara Kasım ve Aralık ayı enflasyon oranları eklenince asgari ücretin açlık sınırının da ortalama kira fiyatlarının da çok daha altında kalacağı aşikâr.

Yapılan tahminlerden hangisi tutarsa tutsun, 2023 yılı için tespit edilecek asgari ücretin emekçilerin 2022’deki yoksullaşmasını telafi edebilmesi mümkün değil. Artmaya devam edecek enflasyon nedeniyle ücretler önümüzdeki dönemde de erimeye devam edecek. Böylece emekçilerin kendilerine layık görülen açlıkla boğuşmaya devam etmesi de ne yazık ki kaçınılmaz olacak.

Sözün özü: Yandaş medya ve uluslararası finans kuruluşlarının asgari ücret üzerine yaptığı tahmin oyunlarıyla AKP iktidarının emekçiler için açlığı reva gören anlayışı meşrulaştırılarak normalleştirilmek isteniyor. Asıl vahim olan ise sendikaların ve emekçilerin önemli kısmının emeklerinin hakkını almak ve insanca yaşamak için mücadele etmek yerine, asgari ücret adı altında dayatılan açlık ücretini kabullenmiş olmaları. Bu kabulleniş, AKP’nin milyonlarca işçiyi, emekçiyi açlığa sürükleyen politikalarını “ak”layacağı gibi Erdoğan’a da seçimlerde “açlık ücretini şova dönüştürme” fırsatı verecektir.

 

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Gökçeada’da yangın çıktı

Sonraki Haber

Bu arada, burada

Sonraki Haber
Polis devleti ya da mücadele birliği

Bu arada, burada

SON HABERLER

Ekvador’daki toprak kaymasından 16 kişi hayatını kaybetti

Ekvador’daki toprak kaymasından 16 kişi hayatını kaybetti

Yazar: Yeni Yaşam
29 Mart 2023

Germiyanî: Petrol kararı Kurdistan hükümetinde ekonomik çöküş yaratır

Germiyanî: Petrol kararı Kurdistan hükümetinde ekonomik çöküş yaratır

Yazar: Yeni Yaşam
29 Mart 2023

İşçi servisi devrildi: 9 işçi yaralandı

İşçi servisi devrildi: 9 işçi yaralandı

Yazar: Yeni Yaşam
29 Mart 2023

Mehmet Öcalan’dan 4 Nisan çağrısı: Herkesi Amara’ya bekliyoruz

Mehmet Öcalan’dan 4 Nisan çağrısı: Herkesi Amara’ya bekliyoruz

Yazar: Yeni Yaşam
29 Mart 2023

Mavioğlu’nun kaleme aldığı ‘Bakur Notları’ kitabı çıktı

Mavioğlu’nun kaleme aldığı ‘Bakur Notları’ kitabı çıktı

Yazar: Yeni Yaşam
29 Mart 2023

12 tutuklunun tahliyesi toplamda 30 kez ertelendi

12 tutuklunun tahliyesi toplamda 30 kez ertelendi

Yazar: Yeni Yaşam
29 Mart 2023

Ambarlarda saklanan tütün enkaz altında kaldı: Fiyatlar ikiye katlandı

Ambarlarda saklanan tütün enkaz altında kaldı: Fiyatlar ikiye katlandı

Yazar: Yeni Yaşam
29 Mart 2023

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Anasayfa
  • Günün Manşeti
  • İletişim
  • Karikatür
  • Seçim 2023
  • Tümü
  • Yazarlar

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.